24,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
12 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Osmanli Imparatorlugunun gerileme sancilari cektigi on sekizinci yüzyilin ilk ceyregi ile on dokuzuncu yüzyilin baslarinda Avrupa medeniyeti derin ve karmasik bir kriz atlatir. Fransiz Ihtilali ve Napolyon Cagi olarak adlandirilmasi adet olmus bu krizin kökenleri, on yedinci yüzyilin Ingiliz siyasi devrimlerine uzanmakta, on sekizinci yüzyil Avrupasinin toplumsal yapisi, politik kosullari ve cok sayidaki güncel tartismalarindan beslenmektedir. Batiya Yön Veren Metinlerin ücüncü cildinde yer alan seckiler, 1789 Fransiz Ihtilalini Kuzey Amerikadaki Ingiliz kolonilerinin 1775teki…mehr

Produktbeschreibung
Osmanli Imparatorlugunun gerileme sancilari cektigi on sekizinci yüzyilin ilk ceyregi ile on dokuzuncu yüzyilin baslarinda Avrupa medeniyeti derin ve karmasik bir kriz atlatir. Fransiz Ihtilali ve Napolyon Cagi olarak adlandirilmasi adet olmus bu krizin kökenleri, on yedinci yüzyilin Ingiliz siyasi devrimlerine uzanmakta, on sekizinci yüzyil Avrupasinin toplumsal yapisi, politik kosullari ve cok sayidaki güncel tartismalarindan beslenmektedir. Batiya Yön Veren Metinlerin ücüncü cildinde yer alan seckiler, 1789 Fransiz Ihtilalini Kuzey Amerikadaki Ingiliz kolonilerinin 1775teki baskaldirilarinin yüreklendirdigini ileri sürerler. Bu cercevede, Fransiz Ihtilali ile sonuclanan cag, Demokratik Devrim Cagi olarak adlandirilir. Devrim dalgasina eslik eden nasyonalizmin insan toplumunun kumasini paramparca etmis, gercek dini yolundan cikarmis, uluslararasi ahlakin bütün uygar kurallariyla alay etmis oldugunu savunanlar olmakla birlikte, genel kabul, on sekizinci yüzyil Aydinlanmasini hizlandiran buhranin gecmisten felaket niteliginde bir kopus anlamina gelmedigi seklindedir. Rönesans ve Rönesansin mantiki sonucu olan bilimsel devrimden evrilen Aydinlanma, entelektüellerin büyük bir kisminin din ve ilahiyat agirlikli düsünce bicimlerinden sikayetci olduklarinin farkina vardiklari bir dönem olarak görülmektedir. On sekizinci yüzyil Parisinin ve Fransiz tasrasinin salonlarinda, loca ve kahvehanelerinde konusulanlar, makineler ve toplum mühendisligi, doga yasalari ve egitim gibi konulardir. Her seyin filozoflarin istedigi gibi gerceklesmedigi muhakkaktir. Eski inanclari savunanlar cetin artci-muharebeler verirlerken, Romantikler kisitli da olsa Aydinlanma karsiti saldirilar düzenlenmeyi basarir. Bunlara ragmen, filozoflar gelecegi temsil etmektedir ve Batinin Bilim Cagina kesin olarak girmesi, onlarin sayesinde gerceklesir. Voltaire, Diderot, Ansiklopediciler ve Baron dHolbach gibi gurbetciler, yeni bir tür entelektüel sinif olusturur. Bu insanlar, teknik ve akademik anlamda filozof olmadiklari gibi, ne bir akademisyen, ne bir uzman, ne bir nedim, ne de birer efendidiydi. Kesinlikle fildisi kulesi tipleri degil, Kilise ve üniversitenin yerlesik dünyasina karsi cagrilarini, yeni yeni uyanmaya baslamis olan halka dogrudan duyurmayi secen edipler, halka-indirmeciler ve propagandacilardi... Ayrica Marksist anlamda da dar bir sinif bilincine sahip degillerdi. Bununla beraber, eski rejime saldirilarinda, son yüzyilda dünyaya acilan bir seyler olmaya istekli siniflari desteklemekten geri durmadilar. Okurun, yüzyillar öncesinden seslenenlerin keyfini cikarmasini dileriz.