18,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
9 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Bir bilim dali olarak halkla iliskilerin, Sanayi Devrimi ile birlikte baslayan cok yönlü gelismelerin bir sonucu oldugu söylenebilir. Giddensin 1996 I ifade ettigi gibi, Sanayi Devrimi, insanin tarima dayali ve daginik kücük topluluklar halindeki eski yasam bicimini, insanlik tarihi acisindan görece kisa bir zaman dilimi icerisinde degistirmistir. Modern toplum olarak adlandirilan bu yeni toplumsal örgütlenme biciminde temel karakteristiklerden birini kitlesellik olusturmaktadir. Üretim ve tüketim iliskileri ve yeni yasam alanlari olarak kentler bu kitleselligin en görünür ve belki de en…mehr

Produktbeschreibung
Bir bilim dali olarak halkla iliskilerin, Sanayi Devrimi ile birlikte baslayan cok yönlü gelismelerin bir sonucu oldugu söylenebilir. Giddensin 1996 I ifade ettigi gibi, Sanayi Devrimi, insanin tarima dayali ve daginik kücük topluluklar halindeki eski yasam bicimini, insanlik tarihi acisindan görece kisa bir zaman dilimi icerisinde degistirmistir. Modern toplum olarak adlandirilan bu yeni toplumsal örgütlenme biciminde temel karakteristiklerden birini kitlesellik olusturmaktadir. Üretim ve tüketim iliskileri ve yeni yasam alanlari olarak kentler bu kitleselligin en görünür ve belki de en önemli boyutlarini olusturmaktadir. Bir yandan, üretimtüketim iliskileri baglaminda ticari kuruluslarin tüketici kitlelerle iliski gelistirme gereksinimi ortaya cikarken, benzeri bir gereksinim yöneticilerin yönetilen kitlelerle iliskileri baglaminda siyasal ya da kamusal alanda da dogmustur. Ticari alanda liberal ekonominin dogal bir sonucu olarak ortaya cikan rekabet ortami, demokratik yönetim biciminin yayginlik kazanmasi nedeniyle siyasal alanda da kendini göstermistir. Bu durum, her iki alanda da kitlelerin isbirligi ve desteginin kazanilmasina yönelik iliskileri odak noktasi haline getirmistir.