78,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
payback
39 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Sakarya, bircok bilim dali icin önemli bir laboratuvar gibi. Özellikle sosyal bilimler ve dallari acisindan Türkiyede örnek bir bölge, bakir sayilabilecek bir alan. Topraktan Sofraya Sakarya Mutfagi, bu laboratuvarin verimli calismalarindan ve tarihten toplumbilimine, antropolojiden gastronomiye, cografyadan nüfus hareketlerine bir dizi bilgi birikiminin islenmis, ete kemige bürünmüs hali. Cografyanin cok güclü bir belirleyici oldugunu, göcün insanla ilgili her seyi az cok degistirerek de olsa bir yerden baska bir yere tasidigini unutmadan bakildiginda bölgenin bunu hakli cikaracak pek cok…mehr

Produktbeschreibung
Sakarya, bircok bilim dali icin önemli bir laboratuvar gibi. Özellikle sosyal bilimler ve dallari acisindan Türkiyede örnek bir bölge, bakir sayilabilecek bir alan. Topraktan Sofraya Sakarya Mutfagi, bu laboratuvarin verimli calismalarindan ve tarihten toplumbilimine, antropolojiden gastronomiye, cografyadan nüfus hareketlerine bir dizi bilgi birikiminin islenmis, ete kemige bürünmüs hali. Cografyanin cok güclü bir belirleyici oldugunu, göcün insanla ilgili her seyi az cok degistirerek de olsa bir yerden baska bir yere tasidigini unutmadan bakildiginda bölgenin bunu hakli cikaracak pek cok veriyi bagrinda yasattigi gercegi kendiliginden ortaya cikar. Yemek ve mutfak kültürünün bütün belirleyicilerle el ele, degiserek yasamaya devam ettigini gösteren örneklerle dolu olan bu kitap, bereketli topraklarda, insana bagli, insanla gelisen, insan emegi ve sevgisiyle kurulmus bereketli sofralara buyur ediyor bizi. Bu calisma, Evliya Celebinin Agac Denizi dedigi bölgenin icinden sesleniyor bize. Sakaryanin verimli topraklarinin, bereketli sularinin ve onlarla beslenen sofralarin hikayesini anlatiyor. Kentin tarimsal serüvenini, bu serüvene eslik eden yerlilerini, göcmenlerini ve damak hafizalarini, mutfaklarindaki kültürel zenginligi aktariyor. Bunu yaparken antropolojik bir bakis acisi kullaniyor. Yemegin sosyo-kültürel anlamlarini gösterdikten sonra okuyucuyu geleneksel tariflerle bulusturuyor, bir yandan da bizleri bu tariflerden ilham alan seflerin mutfagina konuk ediyor. Kisacasi bu kitap, yemegi konu edinen arastirmalar icin derinlikli bir kaynak, heyecan verici öncü bir calisma. -A. Nilhan Aras