18,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
9 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Bu kitap bir Türk Hukuk Tarihi calismasidir; dolayisiyla hukukculara oldugu kadar tarihcilere de seslenmektedir. Ceza hukuku alaninda Osmanli mahkeme kayitlarini inceleyen arastirmacilarin dikkatini ceken ilk husus mahkumiyet hükümlerinin neredeyse tamaminda cezanin belirtilmemis olmasidir. Bu kitabin yazilmasina yol acan temel saik bu konuya duyulan meraktir. Seri hukukta yeri olmasina ragmen iskencenin bir itiraf vasitasi olarak kanunnamelere girecek kadar kurumsallastigi görülmüstür. Ehl-i ser bu uygulamaya elinden geldigince karsi cikmis hatta kadi sicillerinde itirafin iskence ile…mehr

Produktbeschreibung
Bu kitap bir Türk Hukuk Tarihi calismasidir; dolayisiyla hukukculara oldugu kadar tarihcilere de seslenmektedir. Ceza hukuku alaninda Osmanli mahkeme kayitlarini inceleyen arastirmacilarin dikkatini ceken ilk husus mahkumiyet hükümlerinin neredeyse tamaminda cezanin belirtilmemis olmasidir. Bu kitabin yazilmasina yol acan temel saik bu konuya duyulan meraktir. Seri hukukta yeri olmasina ragmen iskencenin bir itiraf vasitasi olarak kanunnamelere girecek kadar kurumsallastigi görülmüstür. Ehl-i ser bu uygulamaya elinden geldigince karsi cikmis hatta kadi sicillerinde itirafin iskence ile alindigi özellikle belirtilmis ve bu itiraf gecerli sayilmamistir. Ancak örf ehlinin devleti cekip cevirmede iskenceyi vazgecilmez bir arac olarak görmesi sonucu bu cabalar yetersiz kalmis ve bu hukuksuzluk iyice kök salmistir. Masumiyet karinesi ve süpheden sanigin yargilanmasi ilkeleri, yukarida ifade edilen cekincelerin disinda Osmanli Hukukunda da uygulama alani bulmustur. Sanik kendi sucsuzlugunu ispat etme yükümlülügü altinda birakilmamis, bu külfet suc ithaminda bulunan kimseye yüklenmistir. Keza yargilamanin sadeligi ve cabuk sonuca gitmesi de dikkati cekmistir.