15,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
8 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Son yüzyil icinde Hammurabi Yasalari konusunda bircok yararli calisma yapilmistir. Söz konusu bu kapsamli calismalarin ilki Sümer, Babil, Asur Kanunlari ve Ammi-?aduqa Fermanidir ki, burada yapilan calismalar sirasinda, Hammurabi Yasalarinin 1. maddesi bile ne yazik ki, dogru olarak tercüme edilememistir. Bütün bu basarisizliklarin en önemli nedeni, Türkce yazilmis bir Akadca dilbilgisi olmamasidir. Iste bu gercegi yasayarak bilen biri olarak, elimizde bulunan tüm olanaklari degerlendirerek bu dogal eksikligi gidermek icin Sümerce Dilbilgisi ile Sümerce ve Akadca Isaret Listesinden sonra,…mehr

Produktbeschreibung
Son yüzyil icinde Hammurabi Yasalari konusunda bircok yararli calisma yapilmistir. Söz konusu bu kapsamli calismalarin ilki Sümer, Babil, Asur Kanunlari ve Ammi-?aduqa Fermanidir ki, burada yapilan calismalar sirasinda, Hammurabi Yasalarinin 1. maddesi bile ne yazik ki, dogru olarak tercüme edilememistir. Bütün bu basarisizliklarin en önemli nedeni, Türkce yazilmis bir Akadca dilbilgisi olmamasidir. Iste bu gercegi yasayarak bilen biri olarak, elimizde bulunan tüm olanaklari degerlendirerek bu dogal eksikligi gidermek icin Sümerce Dilbilgisi ile Sümerce ve Akadca Isaret Listesinden sonra, Akadca Dilbilgisinin yaninda Hammurabi Yasalarini da hazirlama yolunda caba gösterdim. Bir Sümer atasözü diyor ki Biliyorsan ögret, bilmiyorsan ögren Iste ben de Hammurabi Yasalarini yeni bastan tercüme etme yolunda bütün olanaklari seferber ettim. Böyle bir calisma gözden gecirildikten sonra, Akadcanin üc lehcesinden biri olan Eski Asurca üzerinde de yeterli ve gerekli aciklamalar yapildigindan, Asur ve Babil lehce farklari, kolaylikla anlasilabilir duruma getirilmistir. Basta W.von Soden tarafindan hazirlanan Grundriβ der Akkadischen Grammatik olmak üzere, bugüne kadar yayimlanmis olan tüm Akadca dilbilgisi kitaplarini göz önünde tutarak yapmis oldugumuz bütün bu olumlu calismalar sirasinda bana her konuda yardimci olan hocam D. O. Edzarda, sorunlu kelime ve cümlelerin anlamlari konusunda bana gerekli gerecleri gönderen meslektaslarim Cl. Wilcke, B. Kouwenberg, T.J.H. Krispijn, W. Sallaberger, A. Zgoll, G.Fr.-Szabo, G. Wilhelm, B.Christiansen ve kitabin basimi yönünden her türlü kolayligi gösteren Istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yunan Dili ve Edebiyati Anabilim Dali ögretim üyesi Vedat Celgin ve Alfa Yayinlari yöneticisi Vedat Bayraka tesekkür ederim. Onlarin yardimlari olmasaydi kitabin bu sekilde olusmasi herhalde mümkün olmazdi. Diyebilirim ki, Sümerce Dilbilgisi, Sümerce ve Akadca Isaret Listesi, Akadca Dilbilgisi, Eski Asurca Dilbilgisi, Gudea Statüleri ve Hammurabi Yasalari gibi alti kitaba sahip olan herkes, bundan sonra Sümerce ve Akadcayi kolaylikla ve basariyla ögrenebilme olanaklarina sahiptir. Yeter ki, Ön Asya kültürü yönünden cok önemli olan bu diller ictenlikle ögrenilmek istenmis olsun. Bilinen gercek odur ki, kralin adi Amurrucadir. Bu nedenle son 40 yil icerisinde söz konusu bu isim Hammu-rapiHammurapi olarak da okunmak istenmistir. Dogru olan da budur. Cünkü Eski Babilce rabm büyük; buna karsilik Amurruca rapm ise iyilestirmek, kurtarmak anlamini tasimaktadir. Biz burada bilinen bu gercekleri iletmeyi ve buna karsilik yine de bugüne kadar kullanilan alisilmis ismi HAMMURABIyi benimsiyor, bu gercegin burada ve bu sekilde belirtilmesini, yanlis anlasilmalari önlemek icin zorunlu görüyoruz. Sümerce bizim icin cok önemli bir dildir. Bu nedenle yeteri kadar ögretilmesi ve ögrenilmesi de Eski Anadolu ve Ön Asya kültürlerinin gelecegi acisindan vazgecilmez bir özellik tasimaktadir. Bugün icin Istanbul Arkeoloji Müzesinde, civi yazisiyla yazilmis 74.000 tablet bulunmaktadir ve British Museumdan sonra ikinci büyük arsive sahiptir. Fakat ne yaziktir ki, o arsivin yaklasik 4 km ötesinde bulunan Edebiyat Fakültesinde Sümeroloji ögrenimi yapilamamaktadir. Eger yapilsaydi, hic olmazsa Sadberk Hanim Müzesinde bulunan Sümerce tabletler dogru olarak tercüme edilirdi. Buna paralel olarak diyebiliriz ki, iyelik zamiri tekil 1. kisi, yaklasik 30 yildan bu yana,-MU yerine -ĝu10 olarak okunmaktadir. Konuyla ilgili olarak denebilir ki, elimizde Sümerce dilbilgisi ve sözlük bulunmadigindan, ülkemizde de Sümerce, yeterince ögretilmediginden, bu tür akil almaz hatalari yapmak olagandir. Urartuca yönünden durum cok daha ilginctir. Avrupada, Ön Asya dillerinin okutuldugu her yerde bugün Urartuca da ögretilmektedir. Baskentleri TupaVan olan Urartular bu bölgede büyük bir devlet kurmuslar ve sayisiz yazili belge birakmislardir. Bu nedenle, söz konusu bu dilin ögretilecegi ilk yer Ankaradaki Sümeroloji Anabilim Dali olmalidir. Fakat ne yaziktir ki, bölge kültürü icin cok önemli olan bu dilin okutulmadigi tek yer yine Ankaradir. 60li yillarin ilk yarisinda Dil ve Tarih-Cografya Fakültesinde yapmis oldugum ögrenim sirasinda seminer tezi olarak Babil ve Asur Lehce Farklarini, lisans tezi olarak da Gudeanin Rüyasini hazirladim. Aradan gecen zaman icerisinde Kayseri Müzesinde bulunan Kültepe Tabletleri üzerinde calisip, hazirlamis oldugum yapitlardan yalniz biri, Türkce ve Almanca olarak Belleten LVIII 221,29-50de Ev Satislariyla Ilgili Bir Kültepe Tableti ile Etütlük Tabletlerde Gecen Yer Adlari ve Karum Nahria basligi altinda nesredilmistir. Bütün bunlarin yaninda, 1980 yilinda Güzelhisarda bulunup, Erzurum Müzesine getirilen Güzelhisar Urartu Kitabesi, o zaman icin onu okuyacak birileri bulunamadigindan, Kayseri Müzesine gönderilen resimlerinin yardimiyla yine Belleten LV213,323-330da tarafimdan yayinlanmistir. 1947 yilindan bu yana Kültepe kazilarinda bulunan Eski Asurca tabletlerin bugüne kadar yayimlanamamis olmasi hepimizin ayibidir. Bilinmesi gereken gercek odur ki, okulumuz, ögrencimiz, ögretmenimiz var, Sümercenin yaninda Eski Asurca ve Urartucayi yeterince ögretemiyoruz. Eger ögretebilseydik, son 70 yil icerisinde sistemli olarak Kültepede, T. Özgüc ve F. Kulakoglu baskanliginda yapilan kazilarda bulunmus olan Eski Asurca tabletlerin tümü bugüne kadar okunmus olur ve bu yeni bilgilerin isigi altinda Eski Ön Asya cografyasi yeniden düzenlenir, Eski Ön Asya tarihi yeniden yazilirdi. Bundan sonra bu konuda da basarili olmak ve söz konusu bu dillerden öncelikle Sümerce ve Akadcayi ögrenebilmek icin artik isteyen herkesin elinde Sümerce ve Akadcanin yaninda Eski Asurca Dilbilgisi, Gudea Statüleri ve Hammurabi Yasalari da bulunmaktadir. Kisisel görüsüm odur ki, Akadca Dilbilgisiyle calisan her kisi, bu 282 maddeyi okuduktan sonra, yeteri kadar Akadcayi ögrenmis olacaktir. Nafiz Aydin Sümerolog