9,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
5 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Hegelin Tarih Felsefesi üzerine 1822-23 ile 1830-31 arasinda verdigi derslerin ilk düzenlemesi felsefecinin ölümünden sonra 1837de Eduard Gans tarafindan STüm Yapitlarin Vollständige Ausgabe parcasi olarak yayimlandi. Bundan sonra eldeki tüm gerec 1847de ögrencilerin ders notlarini Hegelin kendi elyazmalari ile bütünlestiren Karl Hegel tarafindan bir kez daha düzenlendi. Ve bunu Georg Lasson tarafindan Hegelin yapitlarinin SElestirel Yayiminin Kritische Ausgabe bir bölümü olarak hazirlanan bir baska düzenleme izledi. Tüm bu cabalar dogal olarak eldeki felsefi icerigi yalnizca dissal olarak…mehr

Produktbeschreibung
Hegelin Tarih Felsefesi üzerine 1822-23 ile 1830-31 arasinda verdigi derslerin ilk düzenlemesi felsefecinin ölümünden sonra 1837de Eduard Gans tarafindan STüm Yapitlarin Vollständige Ausgabe parcasi olarak yayimlandi. Bundan sonra eldeki tüm gerec 1847de ögrencilerin ders notlarini Hegelin kendi elyazmalari ile bütünlestiren Karl Hegel tarafindan bir kez daha düzenlendi. Ve bunu Georg Lasson tarafindan Hegelin yapitlarinin SElestirel Yayiminin Kritische Ausgabe bir bölümü olarak hazirlanan bir baska düzenleme izledi. Tüm bu cabalar dogal olarak eldeki felsefi icerigi yalnizca dissal olarak toparladilar ve Hegelin Tarih Felsefesi aciktir ki bu yapisiyla ona verilebilecek son bicimi kazanmis olmaktan uzaktir. Gene de bunun nedeni yalnizca calismayi yayima hazirlayanin Hegelin kendisi olmamasi degildir. Hegel yasami boyunca icerigi sürekli olarak gelistirdi, yeniden düzenledi ve onu ideal kurgul bicime ulastirmaya calisti. Ve yalnizca Tarih Felsefesinin degil, ama Mantik Bilimi de icinde olmak üzere bütün bir Ansiklopedik Dizgenin bir olus sürecinde olmasi Felsefe Tarihinin isinin henüz bitmedigini, Logosun insan bilincinde acinmasinin henüz tamamlanmis olmadigini gösterir. S Bu ceviri Karl Hegelin düzenlemesinden yapildi. KITAP HAKKINDA Dünya Tarihi Dogu Dünyasi ile basladi. Ama Dogu Tini özgürlük bilincinde ilerlemedi, kendini gercek kendisi olmak icin özgür birakmadi; gelisti, ve tüm gelisimini despotik bilinc düzeyinin izin verdigi sinirlar icine kapadi Ahlaki, Sanati, Bilimi, Dini yalnizca sonlu Birin özgürlügünü kabul edebilen bir kültür bicimine pihtilasti. S Güzel Sanat Ideali, Demokrasi, Bilim, Felsefe, tümü de insanin uygarlasma sürecine Helenik Tinin katkilari oldu S ama evrensel Özgürlük, evrensel Esitlik, evrensel Insan Haklari kavramlari degil. Bütününde Helenik Tin S ve Platon ve Aristoteles bile S insanin salt insan oldugu icin özgür oldugunun ve sonsuz deger tasidiginin bilincine yükselmedi. Bu kavramlara yer acmak icin, Tinin daha öte gelisimine izin vermek icin Helenik Tin ortadan kalkmak zorundaydi. Büyük Iskenderin Helenik kent-devletine son vermesi ile birlikte Helenik bireysellik tüm güzelligi, sevinci ve erdemi ile Tarih oldu. S Roma Tini Helenik Tinin özsel belirlenimlerini kabul etti, ama kültürün bütününü Evrensel Istencin zorbaligi altina getirerek bireyselligi soyut tüzenin disiplini altinda yok etti. Bu imparatorluk da Tinin onda doyum bulabilecegi ereksel sekli degildi. Insanin gercek karakterine, gercek degerine, gercek özgürlügüne, gercek esitligine özlem duygusunu gelistirecek bir tinsel ezilis noktasinda, Tinin Gercek seklinin baslangic noktasi olacak bir yitmislik noktasinda kendini ortadan kaldirdi. Ancak bundan sonra Dünya Tarihi Tinin tüm kavramlarina eksiksiz edimsellesme hakkini verecek olan modern gelisme sürecine girdi. Hegelin Tarih Felsefesi Ansiklopedik dizgesinin bir bilesenidir, ve daha tam olarak Tüze Felsefesinden ya da SNesnel Tin alanindan SSaltik Tin alanina gecis momentini olusturur. Tüm öncülü ile birlikte Tinin sonluluk alanina aittir, ve tüm icerigi ile henüz degerler alaninin, saltik Tin alaninin gerisindedir. Özsel olarak nesnel Tinin Kavramlarinin gelisimini, realitelerinin idealitelerine esitlenmesi sürecini izler. Hegel felsefi cözümlemelerini bir Avrupalinin, bir Hiristiyanin, bir Almanin göreli tarihsel bakis acisindan üretmedi. Olanakli en vurgulu anlamda, giderek en tutkulu anlamda, bakis acisinin evrensel UsunLogosun bakis acisi oldugunda, bir Alman ya da Batili olarak yazmadiginda, böyle kültürel sonluluklarin üstünde ve ötesinde oldugunda diretti, ve bunu Tinin Görüngübiliminden baslayarak yapti. Hegelin bilgi olarak, ussal bir dizge olarak, sözcügün tanitli anlaminda Bilim olarak gördügü Tarih cözümlemesini Dogu ve Bati gibi, sol ve sag gibi kendileri tarihsel olan bakis acilarindan, ya da esit ölcüde öznel ulusal, sinifsal, irksal, etnik bakis acilarindan yargilamak onu yorumlamaktir S ve bir Sgörüs olarak yorumlama aciktir ki nesnelligin söz konusu oldugu yerde hicbir degeri olmayan, ancak göreli bir anlam tasiyan bir durus noktasi, salt bir kültürdür. Oysa kültür, Hegelin ereksel-gelisimsel öncülleri üzerine, tam olarak Tarihin dissal gerecinin kendisidir, Tinin ne yaptigini bilmeden ürettigi tözsüz iceriktir, ve belirlenimi kendini uygarliga tamamlamak, Saltik Tin alaninda kendini degerin kendisine, Saltik Degere yükselterek ortadan kaldirmaktir. Hegelin felsefesinde Tinin özünün Özgürlük olmasi Tinin kendisinden baska bir etmen tarafindan, örnegin materyalistik altyapi, üretim iliskileri, üretici gücler vb. tarafindan belirlendigini ileri süren görüsleri ait olduklari despotik bilincin alanina sürer. Tarihin kavrami onun Dünya-Tininin öz-belirlenim alani olmasi, Istencin kendini tüm icerigi ile edimsellestirmesidir Özgürlük ancak Özgürlük yoluyla, ancak öz-belirlenim yoluyla gerceklesir. Usun Duyunc olarak itki, tutku, hirs vb. üzerinde güc ve böylece özgürlük oldugunu anlatan ereksel nedensellik kavrami insani salt bir uzanti olarak gören materyalistik nedensellikten bütünüyle baska bir kavramdir. Istenc kendini belirlemiyor ama baska birsey tarafindan, altyapi vb. tarafindan belirleniyorsa, Istenc degildir, cünkü özgür degildir.