18,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
9 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Zaman insanoglu icin günlük yasami düzenleyen bir olgu olmanin ötesinde sorunsal bir kavram olarak insanlik tarihi boyunca tartisila gelmistir. Varolusunun zamansalligini idrak etme yetisine sahip yegane varlik olan insanin mukayyed oldugu zamanin sirrini cözme ve sonsuzlugu arama temrinleriyle zamanin varligi ve mahiyetine dair düsünce tarihinde cesitli teoriler gelistirilmistir. Fakat son derece soyut ve muamma yapisi sebebiyle idrak edilmesi kolay olmayan zaman kavraminin üstündeki esrarli perde bir türlü kaldirilamamistir. Felsefede tartisila gelen ontolojik ve kozmolojik bircok problemin…mehr

Produktbeschreibung
Zaman insanoglu icin günlük yasami düzenleyen bir olgu olmanin ötesinde sorunsal bir kavram olarak insanlik tarihi boyunca tartisila gelmistir. Varolusunun zamansalligini idrak etme yetisine sahip yegane varlik olan insanin mukayyed oldugu zamanin sirrini cözme ve sonsuzlugu arama temrinleriyle zamanin varligi ve mahiyetine dair düsünce tarihinde cesitli teoriler gelistirilmistir. Fakat son derece soyut ve muamma yapisi sebebiyle idrak edilmesi kolay olmayan zaman kavraminin üstündeki esrarli perde bir türlü kaldirilamamistir. Felsefede tartisila gelen ontolojik ve kozmolojik bircok problemin cözümünde önemli bir yeri olan zaman kavrami, bu anlamda düsünürlerin fizik ve metafizik tasavvurlarini da sekillendiren bir kavramdir. Bu nedenle evrendeki hareket ve degisimin sayisi olarak tanimlanan zaman, aslinda varligin bir modülasyonu olarak varolusun dünü, bugünü ve yarinini da izhar eden bir kavramdir. Diger bir ifadeyle, zaman varligin mekansal boyutlari yaninda dördüncü bir boyut olarak tebarüz ederek sürekli bir akis halinde olan varligi önce ve sonra diye ayirirken gecmis, simdi ve gelecek boyutlariyla tarihsel bir bilincin de olusmasini saglamaktadir. Bu anlamda tarih, bilimden ziyade bir bilinc konusu olarak ele alinmalidir. Zira bilinc akl bir eylem, akil ise kavramlar arasinda iliski kuran, bir seyi öbürüne baglayan insan bir yeti olduguna göre salt gecmisten ibaret olmayan tarihin de simdi ve gelecek boyutlarina baglanmasi bir bilince dönüsmesiyle mümkündür. Bu vesileyle varlikla olan yakin iliskisi ve tarih bilincine temel teskil etmesi baglaminda zamani konu alan calismalarin sinirli oldugunu belirtmeliyim. Molla Sadranin zaman anlayisi ve tarih bilincini konu alan bu calismanin alandaki nadir calismalara mütevazi bir katki sunmasini temenni ediyorum