18,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
9 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Alman disavurumculugunun önemli temsilcilerinden, Berlin Siedlung programinin 1924-33 yillarindaki basmimari Bruno Tautun sürgün hayati Nasyonal Sosyalistlerin iktidara gelmesiyle baslar. 1933te Japonyaya, 1936daysa Türkiyeye yerlesir. 24 Aralik 1938deki ölümüne dek hayatini sürdürecegi Istanbulda Devlet Güzel Sanatlar Akademisinde Mimarlik Bölüm Baskani olarak görev yaparken Ankarada Milli Egitim Bakanliginda da Insaat Dairesi Baskanligi görevini yürütür. Taut Türkiyede gecirdigi süre boyunca, agirlikli olarak profesyonel yasaminda gerceklesen gelismeleri kisa kisa notlar almak suretiyle…mehr

Produktbeschreibung
Alman disavurumculugunun önemli temsilcilerinden, Berlin Siedlung programinin 1924-33 yillarindaki basmimari Bruno Tautun sürgün hayati Nasyonal Sosyalistlerin iktidara gelmesiyle baslar. 1933te Japonyaya, 1936daysa Türkiyeye yerlesir. 24 Aralik 1938deki ölümüne dek hayatini sürdürecegi Istanbulda Devlet Güzel Sanatlar Akademisinde Mimarlik Bölüm Baskani olarak görev yaparken Ankarada Milli Egitim Bakanliginda da Insaat Dairesi Baskanligi görevini yürütür. Taut Türkiyede gecirdigi süre boyunca, agirlikli olarak profesyonel yasaminda gerceklesen gelismeleri kisa kisa notlar almak suretiyle günlügüne kaydeder. Bürokrasinin ve akademik hayatin kimi zaman üzerinde genel bir dekadans intibai birakan haleti ruhiyesini, bu sürecte dirsek temasinda bulundugu Erken Cumhuriyet döneminin farkli meslek gruplarina mensup önemli aktörleriyle olan iliskilerini, mimarlik kavrayislarini teknik gerekliliklerin ötesine tasimayi amac edindigi ögrencileriyle olan yogun mesaisini ve gerek akademisyen gerekse tasarimci kimligiyle ortaya koydugu mimarlik üretiminin düsünsel süreclerini neredeyse sifrelenmis anekdotlar halinde günlügünün sayfalarina aktarir. Istanbul Günlügü 10.11.1936 - 13.12.1938 adiyla Almanyada Akademie der Künste, Berlin arsivinde ve ayrica Japonyada bir müzede muhafaza edilen bu elyazmasi, yayimladigimiz Türkce edisyonu vesilesiyle ilk kez kitaplastirilarak gün isigina cikarilmis oluyor.