13,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
7 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

En begenilen uluslararasi liderlerden birinden özgürlük, refah ve barisa güclü bir tehdit olmus fasizmin tarihine ve bu anlayisin yeniden dirilisine iliskin dikkatli bir analiz. 1980lerin sonunda; Soguk Savas sona erdiginde, eski Disisleri Bakani Madeleine Albright da dahil olmak üzere bircok etkili insan, demokrasinin siyasi olarak sonsuza kadar zafer kazandigina inaniyordu. Yaklasik 30 yil sonra, tarihin gidecegi yön artik bu kadar kesin degil. Küresel sahnede Avrupayi, Asyanin bazi kisimlarini ve Amerika Birlesik Devletlerini kasip kavuran, fasizme cok benzeyen baskici ve yikici gücler…mehr

Produktbeschreibung
En begenilen uluslararasi liderlerden birinden özgürlük, refah ve barisa güclü bir tehdit olmus fasizmin tarihine ve bu anlayisin yeniden dirilisine iliskin dikkatli bir analiz. 1980lerin sonunda; Soguk Savas sona erdiginde, eski Disisleri Bakani Madeleine Albright da dahil olmak üzere bircok etkili insan, demokrasinin siyasi olarak sonsuza kadar zafer kazandigina inaniyordu. Yaklasik 30 yil sonra, tarihin gidecegi yön artik bu kadar kesin degil. Küresel sahnede Avrupayi, Asyanin bazi kisimlarini ve Amerika Birlesik Devletlerini kasip kavuran, fasizme cok benzeyen baskici ve yikici gücler yeniden ortaya cikmaya basladi. Hitler ve II. Dünya Savasini izleyen komünist rejim altinda Cekoslavakyada büyüyen kisisel deneyimine, seckin diplomatik kariyerinden topladigi bilgilere ve dünyanin dört bir yanindaki meslektaslarinin görüslerine dayanarak Albright, fasizmin nasil gelistiginin net bir resmini ciziyor. Fasizmin yükselisine katkida bulunan faktörleri tanimlayarak neden bir kez daha dünya capinda etkisini sürdürdügünü anlatiyor. En önemlisi, bugün ve yakin gelecekte yükselen fasist güclere karsi harekete gecemezsek, ekonomik felaket potansiyeli, terörist faaliyetlerde kalici bir artis, artan mezhepsel siddet, büyük ölcekli insani yardim problemlerinin olacagini ortaya koyuyor. Albright, sosyal medyanin gücünün zarar verici etkilerine, calisma kosullarinin düzenlenmesine, siradan vatandaslarin hayatlarindaki ahlak ve istikrarin degisen dogasina iliskin net cözümler sunuyor. Ekonomik büyümeyi tetikleyerek zengin-fakir, kentli-köylü, kadin -erkek, vasifli-vasifsiz ayrimlarinin sinirlar arasi calismalar yapilarak ülkeler üstü bir tepkiyle ele alinmasi gerektigini savunuyor. Demokrasinin essiz erdemleri olan nedensellik ve diyalog yoluyla yine demokrasinin yarattigi sorunlara cözüm bulunabilecegine inaniyor.