9,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
5 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Düsünceyle arasi zaten hicbir zaman hos olmamis bu topraklarda, düsünceyi ve onu cisimlestiren entelektüeli terörize ederek etkisizlestirmeyi amaclayan, dogrudan dogruya vatan hainligi ile damgalayacak kadar pervasizlasan bir zihniyet iyice egemenligini kurmus durumda. Milliyetci ve dinsel fanatizm kendisinden baskasina düsüncesini ifade bir yana, yasama hakki bile tanimiyor. Bu topraklari sevme hakkini kendi tekeline almak istiyor. Batinin Islam anlayisinin ikiyüzlü önyargilarina karsi koymasiyla ünlendigi halde, Salman Rushdienin ifade özgürlügünü sonuna kadar savunarak gercek bir…mehr

Produktbeschreibung
Düsünceyle arasi zaten hicbir zaman hos olmamis bu topraklarda, düsünceyi ve onu cisimlestiren entelektüeli terörize ederek etkisizlestirmeyi amaclayan, dogrudan dogruya vatan hainligi ile damgalayacak kadar pervasizlasan bir zihniyet iyice egemenligini kurmus durumda. Milliyetci ve dinsel fanatizm kendisinden baskasina düsüncesini ifade bir yana, yasama hakki bile tanimiyor. Bu topraklari sevme hakkini kendi tekeline almak istiyor. Batinin Islam anlayisinin ikiyüzlü önyargilarina karsi koymasiyla ünlendigi halde, Salman Rushdienin ifade özgürlügünü sonuna kadar savunarak gercek bir entelektüel tavri sergileyen Edward Saidin bu önemli kitabinin Türkiye baglaminda son derece ayristirici bir yere oturdugunu düsünüyoruz. Said, entelektüeli öncelikle otorite ve ikti-dara hizmet etmeyi reddedisiyle, sonra da milliyeti, dini, gelenegi ile arasina koydugu mesafe ile tanimliyor. Artik kisinin evinde, kendini evinde hissetmemesi bir ahlak meselesidir diyen Adornoyu yankilayarak entelektüeli metaforik bir sürgün, bir evsizlik konumuna yerlestiriyor. Sürgün icinde yasadigi toplumun ve hatta dünyanin yerlilerinden olmamayi, orada hep tedirgin, rahatsiz ve baskalarini da rahatsiz eden bir yabanci olmayi iceren bir konum ona göre. Ama gecmisinin, dilinin, milliyetinin sundugu ucuz kesinliklerin ötesine gecip evrensellik idealinde israr eden entelektüel, hep marjinal kalmayi bir yoksunluk olarak degil, bir özgürlük, bir kesif süreci olarak yasar.Entelektüel, eskiden oldugu gibi, toplumda bir uzlasma olusturacak genel simgeleri yaratan biri degil, bu simgeleri sorgulayan, kutsal sayilan gelenek ve degerlerin ikiyüzlülügünü, irkciligini, cinsiyetciligini teshir eden; hicbir fikir ayriligina tahammülleri olmayan kutsal metin gardiyanlariyla mücadeleden cekinmeyen kisidir. Profesyonellesmenin baskisi giderek artarken, amatör kalip kamusal alanda yoksullar, yok sayilanlar, gücsüzler adina kendi görüsünü ve tavrini temsil etmekte israr eden bireydir entelektüel. Hicbir kahramana ve siyasi hicbir tanriya inanmaz.