8,49 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
4 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Dogu Medeniyeti ve Bati Medeniyeti ayirimindan hareketle, cografya merkezli Dogu Bilimi veya Bati Bilimi diye bir tanimlamanin imkani var midir Ya da din, kültür, irk veya medeniyet merkezli, bir Hiristiyan Bilimi, Islam Bilimi, Cin bilimi tanimlamasi ne kadar tutarlidir Cevaplari aramak icin öncelikle bilgi-deger iliskisinin nasil kurulduguna bakmak gerekir. Bunun icin de, kendi basina bagimsiz bir gercekligin olup olmadigi, gercegin belirli paradigmalarla yorumlanmis bir veri olarak arastirmacinin ilgisine girdiginin, dolayisiyla gercekligin izafi bir deger olup olmadiginin arastirilmasi…mehr

Produktbeschreibung
Dogu Medeniyeti ve Bati Medeniyeti ayirimindan hareketle, cografya merkezli Dogu Bilimi veya Bati Bilimi diye bir tanimlamanin imkani var midir Ya da din, kültür, irk veya medeniyet merkezli, bir Hiristiyan Bilimi, Islam Bilimi, Cin bilimi tanimlamasi ne kadar tutarlidir Cevaplari aramak icin öncelikle bilgi-deger iliskisinin nasil kurulduguna bakmak gerekir. Bunun icin de, kendi basina bagimsiz bir gercekligin olup olmadigi, gercegin belirli paradigmalarla yorumlanmis bir veri olarak arastirmacinin ilgisine girdiginin, dolayisiyla gercekligin izafi bir deger olup olmadiginin arastirilmasi gerekmektedir. Artik insanlarin ne yaptigi, ne ve nasil düsündügü arasinda ayirima gidilmesi; yetistigimiz kültürün unsurlarinin kavramsal bir tahlile tabii tutulmasi, bilissel unsurlarinin neler oldugunun bilinmesi, bilgi-deger iliskisinin tespitinde büyük önem arz etmektedir. Etkinlik olarak bilim tasavvuruna göre; bilim, bir sosyal yapi, geleneksel bir etkinlik olup, belirli bir toplumsal ortamda epistemoloji, felsefe, ideoloji ve dine ait konularin bir yansimasidir. Dolayisiyla Bilim, salt gercege ulasmak amaciyla her türlü toplumsal degerden uzak, nesnel bir sorgulamadir seklindeki degerlendirmenin tutarliligi yoktur. Bu acidan bilgi iletisimi yoluyla baglantilari olan kisilerin olusturdugu birlikler ve bunlara ait bilimsel topluluklar vardir. Bu da Bilim ve Felsefe iliskisini gündeme getirir Hem bilim, hem de felsefe, sorgulayici ve refleksif bir tutumun ürünüdür, her ikisinde bir hakikat tutkusu vardir. Bilim, dikkatini sinirli bir bilgi alani üzerinde odaklastirir, dünyanin belirli yönlerini tanimlamaya calisir. Bunun icin öndeyilerde bulunur, deneyler yapar. Bunlarin sonucunda olgulara iliskin gözlemlere uyumlu ve onlari aciklayan kuramlar ileri sürer. Felsefe ise, bir bakis acisini zenginlestirmek ya da desteklemek icin bilimin tanimlayici malzemelerini ve teorilerini kullanir. Bilimin varsayimlari hakkinda kusku ve itirazlar ortaya atarak, var olanlarin temelde yatan dogasi, anlami ve ideal imkanlari hakkinda sürekli olarak sorular sorarak daha ileri gider.