9,49 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
5 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Hayatin Anlami Üniversiteler ve Felsefe Seckinlik ve Siradanlik Ölümün Anlami Aska ve Kadinlara Din Üzerine Arthur Schopenhauer d. 22 Subat 1788, Danzig - 21 Eylül 1860, Frankfurt, Alman bir filozof, yazar ve egitmendir. Schopenhauer, Alman felsefe dünyasindaki ilklerdendir ve dünyanin anlasilmaz, akilsiz prensipler üzerine kurulu nedenselliklerinin oldugunu söyleyerek dikkatleri cekmistir. Ayrica Schopenhauer, Nietzschenin ilk akil hocasidir. Schopenhauer, Platonun ve Immanuel Kantin etkisinde idealizmin teorisini kendince anladigi boyutunda temsil ederken, bu genel bakisi subjektif…mehr

Produktbeschreibung
Hayatin Anlami Üniversiteler ve Felsefe Seckinlik ve Siradanlik Ölümün Anlami Aska ve Kadinlara Din Üzerine Arthur Schopenhauer d. 22 Subat 1788, Danzig - 21 Eylül 1860, Frankfurt, Alman bir filozof, yazar ve egitmendir. Schopenhauer, Alman felsefe dünyasindaki ilklerdendir ve dünyanin anlasilmaz, akilsiz prensipler üzerine kurulu nedenselliklerinin oldugunu söyleyerek dikkatleri cekmistir. Ayrica Schopenhauer, Nietzschenin ilk akil hocasidir. Schopenhauer, Platonun ve Immanuel Kantin etkisinde idealizmin teorisini kendince anladigi boyutunda temsil ederken, bu genel bakisi subjektif idealizmin sinirlarindan tasiramamis ve Hegelin felsefesini de reddetmistir. Hegel, Schelling ve Fichteye ve sonradan kendisini fikirlerinden dolayi onore eden Schleiermachere karsi etkileyici polemikler yazmaktan cekinmemistir. Felsefesinin ilkesel bir kavrami irade kavramidir. Dünyanin özü ve gercekligi irade iken, fenomenlerden olusan dünya, tasarimdan baska bir sey degildir. Irade, Schopenhauer felsefesinde kendini bir zorunluluk olarak gösterir, ki onun düsüncesindeki kötümserligin ve karamsarligin kaynagi da esas olarak budur. Insan, tamamen kurtulamayacak olsa da istencin emrine boyun egerek aci ve kederden kismen kurtulabilir. Bu noktada Schopenhauerin düsüncelerinin belirli ölcüde, kaderciligin agir bastigi dogu felsefelerine yakinlastigi söylenebilir. Schopenhauera göre; birbirlerini en cok büyüleyenler, birbirlerini en cok tamamlayanlardir. Schopenhauer, potansiyel olarak aktif anlamlar tasiyan iki entelektüel beceriyi yani akli ve anlayisi birbirinden ayirmistir. Anlayis, bakmayi kavramsal ve terimsel olarak düsünebilme sonrasinda icinde barindirdigini temsil etme yetisidir. Bu zihindeki soyut bir konsepttir. Akil ise buna karsilik, baktigiyla kendini dogrudan dogruya belirsiz; bir insanin ne kadar hizli veya güclü olabilecegini bilebilmek, bir gürültünün nedeninin ne olabilecegini veya bir mizragin hedefine varmasi icin hangi aciyla ya da hangi gücle firlatilmasi gerektigini tahmin ve hesap etmek seklinde muhakemelerin icinde bulur