8,49 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
4 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Tarih, bize hemen bütün büyük dinlerde bir tür mezheplesme ve cemaatlesme olgusunun varligini, hicbir evrensel dinin bu genel ilkenin disinda kalmadigini ve bir dine bagli fertler arasindaki ayrilik ve ihtilaflarin da cogu zaman o dinin Peygamberinin vefatindan sonra ortaya ciktigini göstermektedir. Bütün evrensel dinler yayildiklari genis cografyada farkli eski medeniyetler, dinler ve inanclarla karsilasir ve bu karsilasma baslangicta bir catismayi ve ardindan bir uzlasmayi beraberinde getirmistir. Dinlerin yayilmasi ve sürekliligi, mevcut medeniyetlerle yüzlesmesi, yeni bir medeniyet kurmasi…mehr

Produktbeschreibung
Tarih, bize hemen bütün büyük dinlerde bir tür mezheplesme ve cemaatlesme olgusunun varligini, hicbir evrensel dinin bu genel ilkenin disinda kalmadigini ve bir dine bagli fertler arasindaki ayrilik ve ihtilaflarin da cogu zaman o dinin Peygamberinin vefatindan sonra ortaya ciktigini göstermektedir. Bütün evrensel dinler yayildiklari genis cografyada farkli eski medeniyetler, dinler ve inanclarla karsilasir ve bu karsilasma baslangicta bir catismayi ve ardindan bir uzlasmayi beraberinde getirmistir. Dinlerin yayilmasi ve sürekliligi, mevcut medeniyetlerle yüzlesmesi, yeni bir medeniyet kurmasi ve sosyal degismeler karsisindaki tepkisi, mezheplertarikatlar kanaliyla olusmustur. Diger taraftan hemen bütün mezhep ve tarikatlar yayildiklari alanlarda miras aldiklari eski inanclari da bünyelerine eklemek suretiyle bölgeye intibak etmislerdir. Hz. Muhammedin sagliginda mezhebi veya tasavvufi bir olusmadan söz etmek dogru olmaz. Ancak, Onun cevresinde, mesnevi sahsiyetinin de etkisiyle, kendi dogalligi icerisinde olusan bir cemaattan bahsetmek mümkündür. Türkler cok erken dönemlerde Islam dinini kabul etmisler ve bu hadise Türk ve Dünya tarihinin önemli olaylarindan birisi olmustur. Zira Türkler, Müslüman milletler icerisinde kisa zamanda devletlerini kurmus, Islam dininin en kuvvetli savunuculari ve Islam medeniyetinin en büyük temsilcileri olmuslardir. Türkler, özellikle Anadoluda Müslümanlara gayrimüslimleri bir arada, karsilikli güven ve saygiya dayali bir anlayisla asirlarca yönetmislerdir. Anadolu, tarihin cok erken dönemlerinden itibaren cesitli devletlere ve medeniyetlere besiklik etmis önemli bir cografyadir. Bu baglamda Sivas sehri, pek cok acidan yollarin kesistigi bir konumda bulunmus ve onun bu konumu, siyasi, ticari ve ekonomik acidan oldugu kadar, inanc, düsünce ve fikir hareketlilikleri acisindan da önem arz etmistir. Anadoludaki hakimiyet mücadeleleri genelde Sivas ve civarinda yasanmistir. Bölge önemli savaslara sahne olmus, sehir bazi beylik ve devletlere baskentlik yapmistir. Bu baglamda, Sivasin Osmanli dönemindeki konumunda Safeviye Tarikati ve Safeviler Devleti önemli bir yer tutmustur. Baslangicta yalin bir tarikat olarak Erdebilden Anadoluya yayilan bu tarikat, zamanla siyasi-mezhebi bir nitelik kazanmis ve gerek Osmanli toplumunda ve gerekse günümüz toplum yapisinda derin etkiler birakmistir.