13,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
7 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Piyanonun basinda oturan Annanin cehresinde hala Sibiryanin sogugu esiyor. Annanin tebessumleri siyah beyaz filmlerdeki kadar renksiz. Hicbir zaman agaclarin yesilini, okyanuslarin mavisini, gurup vaktinin kizilini göremedigimiz filmler gibi. Stalinin menfur kamplari misali soguk, Sibirya buzlari gibi yakici, Hitlerin ölum trenleri kadar sessiz. Annanin tebessumu, ölerek Hazara gömulenlerin son yolculugu kadar ecel kokuyordu. Ecel kokusu. Ölmek ve topragin uzerinde unutulmak Annanin gulusleri aslinda daha 1939da, Nazi askerlerinden kacarken, Varsovaya bombalar yagdigi vakit ölmustu…mehr

Produktbeschreibung
Piyanonun basinda oturan Annanin cehresinde hala Sibiryanin sogugu esiyor. Annanin tebessumleri siyah beyaz filmlerdeki kadar renksiz. Hicbir zaman agaclarin yesilini, okyanuslarin mavisini, gurup vaktinin kizilini göremedigimiz filmler gibi. Stalinin menfur kamplari misali soguk, Sibirya buzlari gibi yakici, Hitlerin ölum trenleri kadar sessiz. Annanin tebessumu, ölerek Hazara gömulenlerin son yolculugu kadar ecel kokuyordu. Ecel kokusu. Ölmek ve topragin uzerinde unutulmak Annanin gulusleri aslinda daha 1939da, Nazi askerlerinden kacarken, Varsovaya bombalar yagdigi vakit ölmustu dudaklarinda... Sovyet askerlerinin Polonyayi isgal etmeye baslamasindan sonra binlerce insan zorla Sibiryaya gönderildi. Kimileri yolda kimileri de aclik veya hastaliklardan can verdi. Kamplarda kalan 200 bine yakin Polonyali ise gemilere bindirilerek Isfahan ve Tahranda son bulan bir göce mecbur edildi. Ölumu artik kokusundan taniyan bu insanlar, kendilerine kucak acan yepyeni bir ulkeye gelmisti. O dönemde Iran halki da kitlik ve salgin hastaliklarla bogusuyordu ama misafirlerini sevip benimsediler. Safran kokan sehirlerde, insanlik, yardimlasma ve sevgi gören multecilerin, buz tutmus hayatlarina gunes dogmus gibiydi. Farscayi ve hali dokumayi ögrendiler, Iranlilara asik olup onlarla evlendiler. Shahzadeh N. Igual yeni romaninda, vatanlarini terk etmek zorunda kalan bir grup Polonyalinin gercek yasam hikayelerinden yola cikip savasin savurdugu tum insanlarin dramini siirsel bir dille anlatiyor. Kahramanlarimiz Rahel, Helena ve Saranin yasadiklari, tum siginmacilarin ezeli mucadelesi aslinda. Evlerinden kovulan, esir tutulan, ölume terk edilen, öldurulen ve surulenler Adi Mercan mutlak askin ve gurbette hayata tutunmanin romani...