15,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
8 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Zaman, sanildigi ve gösterilmek istendigi gibi herkese esit ve demokratik bir bicimde dagitilmamistir. Toplumsal zamanin örgütlenisine ve günlük hayatin bölünümlerine baktigimizda diger her seyde oldugu gibi sinifsal bölünüm, zamanin yasanisinda da karsit bicimlerle cikar ortaya. Görelilik kurami, sabit, degismez, kendinde ve süredurumsal zaman kavrayisini yikti ve yeni bir zaman kavrayisi getirdi. Zaman kavrayisindaki bu degisimin teoriyle iliskisinin kurulmasi ise eksik kalan yön oldu. Bu calismada gündelik hayatin her konusuna sirayet etmis ve belirler hale gelmis olan hizlanmanin üretim…mehr

Produktbeschreibung
Zaman, sanildigi ve gösterilmek istendigi gibi herkese esit ve demokratik bir bicimde dagitilmamistir. Toplumsal zamanin örgütlenisine ve günlük hayatin bölünümlerine baktigimizda diger her seyde oldugu gibi sinifsal bölünüm, zamanin yasanisinda da karsit bicimlerle cikar ortaya. Görelilik kurami, sabit, degismez, kendinde ve süredurumsal zaman kavrayisini yikti ve yeni bir zaman kavrayisi getirdi. Zaman kavrayisindaki bu degisimin teoriyle iliskisinin kurulmasi ise eksik kalan yön oldu. Bu calismada gündelik hayatin her konusuna sirayet etmis ve belirler hale gelmis olan hizlanmanin üretim teknolojileri ve üretim sürecleriyle, küresellesmeyle, günlük hayatin örgütlenmesiyle iliskileri kuruluyor. Yanisira, konu sadece teknolojideki gelismeler ve üretim ve dolasim süreclerindeki etkileriyle sinirli ele alinmiyor; toplumsal iliskilerdeki degisim, düsünce ve duygularimiz, algi ve bilinc olusumundaki degismeler ve olusan karsi görüs ve yasam bicimleri de degerlendiriliyor. Üretim süreclerinin ve gündelik hayatin hiza bagli örgütlenmesini empoze eden kapitalizmin zaman yönetimi politikalarinin karsisina calisma sürelerini azaltmanin, kapitalizmin zamanimizin üzerindeki hegemonyasini kirmanin ve zamanin kendisinin baslica deger haline gelecegi özgürlesmenin olanaklari koyuluyor. Önceki zamanlara, önceki yasam bicimlerine özlem duyulmasi ve onlari geri getirme arayislari elestirilirken, kapitalizmin kendi simdisini mutlaklastirmasi ve cözümü kendi döngüsüne hapsetmesine karsi yeni bir toplumu ve yeni bir yasami var etmenin imkanlari serimleniyor. Zamani yasayisin nicellestirilerek hiclesmesi, nitelikli zaman gecirmeye ayrilabilen süreyi gitgide azaltiyor. Yapmak istediklerimiz ve ancak onlari yaptigimiz zaman kendimizi gerceklestirebilecek olduklarimiz özlem halinde dururken, yapmak istemediklerimize mahkm olarak geciyor zamanimiz. Elimizden alinmis hayatimiz, yasanmayan, yasanamayan zamanlar mezarligi birakarak sonlaniyor. Disimizda, üstümüzde, bizi yöneten ve ezen, dijitallestikce nesnelesen, icinde yok olup gittigimiz bu zamanin yabancisiyiz. Kapitalizm, elimizden aldigi zamanlari kendisiyle birlikte cürütüyor. Cözülü, parcalanmis, nesnelestirilmis ve hiclestirilmis... Toplumsal ve bireysel olarak zamani nasil kullanacagimiz, zamanin ve hayatin kurgusunu degistirmek, büyüyen bir soru ve büyüyen bir ihtiyac. Bilisim caginin cözümlenmis bütün kodlari, küresel mekanin küresel zamani, yeni sinif ve yeni toplum durumu, ihtiyaclarimizi karsilama bicimini kökten degistirmenin imkanlari, hayati sarsacak ve kökten degistirecek yeni bir zamani, yeni bir hayati cagiriyor Zamanda kölelikten Zamanda Özgürlüge