Istanbul Yangin Kuleleri ve Cigirtkanlari
Versandkostenfrei!
Versandfertig in über 4 Wochen
49,99 €
inkl. MwSt.
PAYBACK Punkte
25 °P sammeln!
Mimarlik, ic mimarlik, sehircilik, kentlesme, peyzaj tasarimi, arkeoloji, kültür, sanat vb. konu basliklarinda kitaplar yayimlayan YEM Yayinin, Istanbul Yangin Kuleleri ve Cigirtkanlari adli yeni kitabi cikti. Eski bir itfaiyeci, eski itfaiye müdürü, akademisyen Prof.Dr. Abdurrahman Kilic; ilk itfaiye teskilatinin kurulmasindan günümüze kadar basta yangin kuleleri olmak üzere Istanbul ve Yangin tarihini izliyor. Yanan ve her defasinda yeniden ahsap yapilan yangin kulelerini anlatiyor. Yanginlarin sebepleri ve sonuclari üzerinde durarak patlican yanginlarini, kundaklama, yagmalama ola...
Mimarlik, ic mimarlik, sehircilik, kentlesme, peyzaj tasarimi, arkeoloji, kültür, sanat vb. konu basliklarinda kitaplar yayimlayan YEM Yayinin, Istanbul Yangin Kuleleri ve Cigirtkanlari adli yeni kitabi cikti. Eski bir itfaiyeci, eski itfaiye müdürü, akademisyen Prof.Dr. Abdurrahman Kilic; ilk itfaiye teskilatinin kurulmasindan günümüze kadar basta yangin kuleleri olmak üzere Istanbul ve Yangin tarihini izliyor. Yanan ve her defasinda yeniden ahsap yapilan yangin kulelerini anlatiyor. Yanginlarin sebepleri ve sonuclari üzerinde durarak patlican yanginlarini, kundaklama, yagmalama olaylarini acikliyor. Kösklüler, didebanlar, bekci babalar, baltacilar ve tulumbacilardan olusan cok cesitli görevlerdeki yangin cigirtkanlarini, konumlarindan giysilerine kadar aktariyor. Agakapisi Yangin Köskü, Galata Yangin Kulesi, Beyazit Yangin Kulesi, Icadiye Yangin Kulesi ile Süleymaniye Camisi minarelerinden yanginlarin gözlenmesini anlatiyor. Istanbul yüzyillarca isgal edilir, yagmalanir, depremlerde yerlebir olur ama hicbir seyden cekmez yangindan cektigi kadar. Görkemli saraylar, uzun carsilar, ahsap konaklar, hanlar; iclerindeki oymali mobilyalar, elyazmasi kitaplar, nadide eserler ve anilarla birlikte sehrin hafizasi da büyük yanginlarla yitirilir. Poyrazli ve lodoslu günlerde hizla yayilan, bazen bütün bir semti kaplayan Istanbul yanginlari sadece yapilari küle cevirmek ve can almakla kalmaz ayni zamanda siyasal sonuclar da dogurur. Yangin nedeniyle yeniceri agalari sürgüne gönderilir, sadrazamlar görevlerinden alinir, padisahlar indirilmek istenir... Abdurrahman Kilic; büyük bir yanginda padisah ne yapardi, baltacilarin görevi neydi, yeniceriler ayaklanirken neden yangin cikarirdi, kulelerden yangin nasil duyurulurdu gibi merak edilen sorularin cevaplarinin yani sira ahsap mimarinin yanginla iliskisini, itfaiyeciligin mahalli ve gönüllülük esasini, zamanla devlet sistemi icerisine nasil yerlestigini kendi tecrübeleri ve arastirmalari isiginda, Istanbul Yangin Kuleleri ve Cigirtkanlarinda ayrintilariyla ortaya koyuyor. Abdurrahman Kilic, böyle bir kitabi hazirlama gerekcesini, özetle su sekilde acikliyor Yangin, Istanbulun eski belalisi... Asirlar boyunca Istanbulun pesini birakmamis. Sehrin ücte birini yok ettigi olmus. Her defasinda farkli bir nedenle baslamis, eski baskentin gecmisle bir bagini koparmis. Gün olmus sadrazamlari azletmis, gün olmus padisahlari indirmek istemis Nice konak sahiplerini bir saatte yoksullastirmis. Kanunlar cikarilmis, cezalar getirilmis, dualar edilmis, muskalar yazilmis ama yanginlarin önüne gecilememis, yanginlarla bas edilememis. Depremlerde binalar yikilmis, cok can kaybi olmus ama tarihi belgeler kurtarilmis; yanginlarda ise hepsi kül olmus, tarihin izleri kaybolmus. Bugünkü teknolojinin olmadigi zamanlarda duman ve alev, yüksekteki bir binanin damindan veya yüksek bir agacin tepesinden, daha sonra ise yangin kulelerinden gözlenmistir. Günümüzde yangindan erken haber alabilmek icin otomatik algilama sistemleriyle, kizilötesi kameralarla ve hatta uydu araciligiyla yanginlar izlenebilmekte, telli veya telsiz uyari sistemleriyle ilgili kisi ve kuruluslara aninda haber verilmektedir. Ülkemizde düzenli yangin gözetlemesine ilk önce Galata Kulesinde baslanmis, daha sonra Agakapisinda yapilan ahsap yangin köskünden de gözetleme yapilmis. Agakapisi Yangin Köskü birkac kez kah yanmis, kah kasitli yakilmis ama yine de her defasinda yeniden ahsap olarak insa edilmis. Yeniceri Ocagi kapatildiktan sonra Agakapisi, Seyhülislamlika verildigi icin yeni kulenin Seraskerlik Binasinin simdiki Istanbul Üniversitesi Merkez Binasi bahcesinde yapilmasi kararlastirilmis. Seraskerlik Binasinin bahcesinde yeniden ahsap olarak tamamlanirken eski yeniceriler tarafindan yakilmasi üzerine, yerine günümüzdeki Beyazit Yangin Kulesi yapilmistir. Kulenin yapimi ve onarimi sirasinda yanginlar Süleymaniye Camisi minarelerinden gözlenmistir. Bogazicinde yerlesimin baslamasinin ardindan yanginlarin burada da artmasi üzerine Bogazdaki yanginlari gözetlemek amaciyla Icadiye Yangin Kulesi yapilmistir. Yangin kuleleri ve yanginlarin duyurulmasiyla tarihciler fazla ilgilenmemisler. Yapilan savaslarla ve devlet adamlariyla ilgili bilgilere oranla yangin tarihine cok az yer verilmis. Yangin kuleleriyle ilgili bilgileri daha cok seyahatnameler, arsiv kayitlari, kitabeler ve hatiralardan elde ediyoruz. Ancak, özellikle hatiralarda kulaktan dolma, carpitilmis, yanli ve yanlis haberlerle, abartilmis olaylarla sik karsilasiyoruz. Münferit olaylarin genellestirildigine rastliyoruz. Günümüzde ise internetteki bilgi kirliligi yangin biliminin ve tarihinin ögrenilmesine zarar vermektedir. Maalesef itfaiyenin kurulmasi, tulumbacilar ve kulelerle ilgili yanlis bilgiler fazlasiyla dolasimda bulunmaktadir. Istanbulda yasayanlar Beyazit Kulesini ve Galata Kulesini görürler ama cogu kisi bunlarin diger binalardan daha ince ve yüksek, sadece birer kule oldugunu düsünür. Bu kulelerin yüzyillarca itfaiye tarafindan kullanildigini bilenlerin sayisi fazla degildir. Ben de bilmiyordum. Itfaiye müdürlügüm sirasinda 1989-94 Beyazit Kulesine her cikisimda, girisindeki kitabenin üzerindeki yaziya bakar, bir sey anlamazdim. Sonra ögrendim. Kitabeyi Latin harfleriyle yazdirdim. Kuledeki görevlilere astirdim ve kendilerinin de ögrenip, gelenlere anlatmalarini istedim. Kuleyle ilgili bilgileri, kartpostallari ve fotograflari toplamaya basladim. Kuleyi bir itfaiye müzesine dönüstürmek, üniversiteden ayirarak girisini Bakircilar Carsisi tarafindan saglamak icin bir proje hazirlattim. Amacim, itfaiye icin yapilan, itfaiye tarafindan kullanilan kulenin müze olarak halka ve turizme acilmasiydi; böylece ziyaretciler günümüzdeki itfaiyeyi ve gecmisini taniyacak ayrica Istanbulun güzel manzarasini seyredebilecekti. Dönemin Istanbul Üniversitesi Rektörü Sayin Cemi Demirogluyla görüstüm, ilgili kurumlara yazdim ama kulenin Belediyeye devredilmesini maalesef basaramadim, bürokrasiyi yenemedim. Yangin kuleleri hakkinda yazmayi ilk defa o tarihlerde düsündüm. Kuleler gecmisimizi gelecegimize baglayan köprülerdir. Bu bagin kopmamasi, güclenmesi gerekir.
Andere Kunden interessierten sich für
