
Ibn Rüsd - Öncülerimiz 27
Versandkostenfrei!
Versandfertig in über 4 Wochen
9,99 €
inkl. MwSt.
PAYBACK Punkte
5 °P sammeln!
Endülüslü filozof Ibn Rüsd, yasadigi dönemin ilm, siyas ve felsef dünyasindan hem etkilenmis hem de etkilemis bir filozoftur. Hukuk, siyaset ve idar görevlerde bulunmasi, fakih Islam hukukcusu olmasi, yasanan problemlerin cözümünde gercekci ve makul öneriler getirmesiyle karsilik bulmustur. Bilimlerin her türünde eserler kaleme alan Ibn Rüsd, hem Dogunun hem de Batinin filozofu olmak gibi büyük bir serefe kavusmustur. Özellikle felsefe, tip ve hukuk alanlari onu hakm filozof, hekim tabip ve hakim yargic olma gibi üc alanda otorite sahibi kilmistir. Bati uygarliginin köklerin...
Endülüslü filozof Ibn Rüsd, yasadigi dönemin ilm, siyas ve felsef dünyasindan hem etkilenmis hem de etkilemis bir filozoftur. Hukuk, siyaset ve idar görevlerde bulunmasi, fakih Islam hukukcusu olmasi, yasanan problemlerin cözümünde gercekci ve makul öneriler getirmesiyle karsilik bulmustur. Bilimlerin her türünde eserler kaleme alan Ibn Rüsd, hem Dogunun hem de Batinin filozofu olmak gibi büyük bir serefe kavusmustur. Özellikle felsefe, tip ve hukuk alanlari onu hakm filozof, hekim tabip ve hakim yargic olma gibi üc alanda otorite sahibi kilmistir. Bati uygarliginin köklerinde Ibn Rüsd ve onunla adlandirilmis olan Ibn Rüsdcülügün Averreoizm bulundugu, genel kabul gören bir görüstür. Onun ortaya koydugu özgün metodoloji, Batida yeni sistemlerin düsünsel rotasini cizerek Rönesansin kapilarini acmistir. Ibn Rüsd bir taraftan büyük kesifleri zorlayan, diger taraftan analiz ve sentez yönteminin belirleyici bir anlayis olarak ortaya cikmasina önemli katkilarda bulunmustur. Kurtabali filozof, elestirel bir gözle Antik Yunanin hem Eflatunu hem de Aristotelesi oldugu gibi tekrarlayip taklide basvurmamistir. O, bilimsel akli ile hem Antik Yunanin bilgelerini hem de Islam filozoflari Farab ve Ibn Snayi tenkit süzgecinden gecirmekten kacinmamistir. Saldirilar karsisinda felsefe ve akl düsünceyi savunan Ibn Rüsd, din eriat ile felsefe hikmet, gelenek ile ilerleme karsiliginda her iki alanin da zorunlu ve vazgecilemez sahalar olduguna inanmistir.