Ben ihtiyar SantIago, bir ömür yasadim, mutluluk nedir bilmedim. Babam madenciydi, dedem de, dedesinin dedesi de ... Kis gelecek, kar yagacak, su dünyada kimseler adimi anmayacak. 1934 yili, 5 Ekimi 6 Ekime baglayan gece... Asturyali maden iscileri, sömürü düzenine, baski rejimine, haksizliga karsi isyan atesini yakarlar. Bu atesin, Oviedonun kücük bir kasabasinda yasayan insanlara ulasmasi uzun sürmez. Albert Camusnün 1935 yilinda, 22 yasindayken Alger Emek Tiyatrosundan üc dostuyla birlikte kaleme aldigi Asturyada Isyan, 1934 yilinda Asturyada yasanan isci isyanini konu alir. 5 Ekim gecesi Asturyali maden iscilerinin baslatmis oldugu grev, Ispanyol hükümetince görevlendirilen ordu tarafindan 19 Ekim günü bastirilmis, geride cok sayida ölü, binlerce yarali birakmistir. Oviedo halki, kendini bir anda isyanin ortasinda bulmusken güc dengeleri degisecek, yeni sartlara göre yeni menfaatler belirlenecek, ahlaki degerler ve inanclar yeniden sorgulanacak, iliskiler sil bastan düzenlenecektir. Savas görmemis genc bir delikanli, ömrünün son günlerini yasayan bir meczup, yillardir bugünün hayalini kuran idealistler, bu kargasada yerlerini arayan kadinlar, cok gecmeden savasa dönüsen bu isyandaki yerlerini alacaklardir. Iktidarin sahip oldugu muazzam gücün karsisinda neticesi dünden belli bir mücadeleye giren bu insanlarin farkli öyküleri fakat ortak bir düsleri vardir. Albert Camusnün bütün oyunlari Can Yayinlarinda.